Matriksdata Logo

Matriksdata Banner

Cumhurbaşkanı Erdoğan (1) : Koşan, Koşturan ve Terleyen Bir Cumhurbaşkanı Olarak Görevimi İfa Ediyorum

-Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan, "Cumhurbaşkanı bir siyasi partinin sözcüsü gibi konuşuyor" eleştirilerine Rize'den yanıt verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Anayasa ve yasalar çerçevesinde siyasi partiler arasındaki tarafsızlığımızı koruyarak hükümetimizle, uyum ve koordinasyon içinde, koşan, koşturan ve terleyen bir cumhurbaşkanı olarak görevimi ifa ediyorum ve edeceğim" dedi.

-Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara, İzmir ve İstanbul gibi büyükşehirlerde yaşanan hadiseleri herkesin yakından takip ettiğinin altını çizerek, "Verseniz de vermeseniz de biz bu vatan topraklarını asla teröristlere yar etmeyiz. Bedeli ne olursa olsun yaparız" diye konuştu.

RİZE (ANKA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan baba ocağı Rize'de toplu açılış törenine katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan açılışta yaptığı konuşmada, Rizeli olmaktan gurur duyduğunu ifade ederek, "Sizler tarih yazdınız, sizler tarihe silinmez imza attınız sizler bu kardeşinizin yüzünü 'AK' çıkardınız" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında kendisine yönelik "bir siyasi parti lideri gibi davranıyor" tartışmalarına da yanıt verdi. Halkın doğrudan oyları ile seçilmiş cumhurbaşkanının farklı bir cumhurbaşkanı olmak zorunda olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milletin oyları ile iş başına gelen bir Cumhurbaşkanı, Milletin her meselesini kendine dert edinen milletin her meselesi ile ilgilenen bir cumhurbaşkanı olmak mecburiyetinde. Anayasa ve yasalar çerçevesinde siyasi partiler arasındaki tarafsızlığımızı koruyarak hükümetimizle, uyum ve koordinasyon içinde, koşan, koşturan ve terleyen bir cumhurbaşkanı olarak görevimi ifa ediyorum ve edeceğim. Birilerinin dediği gibi, 'Cumhurbaşkanı bir siyasi partinin sözcüsü gibi konuşuyor' gibi yakıştırmalar kusura bakmasınlar bizim prim vereceğimiz yakıştırmalar değildir. Biz hükümetimizle bir cumhurbaşkanı olarak, iktidarımla el ele omuz omuza, Türkiye'yi daha ileri nasıl taşırız bunun gayreti içerisinde olacağız. Biz kalkıp ta bu ülkede hükümetimizle hem fikir olduğumuz her konuda sonuna kadar bir cumhurbaşkanı olarak bunların arkasında duracağım, durmaya devam edeceğiz. Çünkü hükümet devleti çalıştıran mekanizmadır. Siyasi mekanizmadan halkın seçtiği bir Cumhurbaşkanı bizim ayrı kalmamız düşünüle bilir mi? Farklı cumhurbaşkanı olmak budur" şeklinde konuştu.

-"BU ŞIMARIKLIK, BU NANKÖRLÜK KARŞISINDA SABIRLA DURDUĞUNUZU BİLİYORUM"-

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, son günlerde Doğu ve Güneydoğu'daki şehirlerde Ankara, İzmir ve İstanbul gibi büyükşehirlerde yaşanan hadiseleri herkesin yakından takip ettiğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:

"Bu şımarıklık, bu nankörlük karşısında sabırla durduğunuzu biliyorum. Biz milletçe bu sağlam, sabırlı duruşumuzu asla bozmayacağız. Bu sokağa dökülenler, bu teröristler aslında milletin öfkelenmesini, milletin taşmasını, milletin karşılarına çıkmasını istiyorlar. Bunların kurdukları tuzağın asıl hedefi bu. 17 Aralık, 25 Aralık gezi olaylarında bunlar Rize'ye de girmek istemediler mi? Rize gereğini yaptı. Askerimiz, polisimiz, istihbarat birimlerimiz son derece başarılı bir şekilde bunlarla gereken mücadeleyi veriyorlar. Bakın Bingöl'de iki polisimizi şehit eden alçaklar saatler geçmeden ölü olarak ele geçirildiler. Bayrağımızı ateşe veren hainler yakalandılar. Şehirlerimizde başarılı operasyonlar yapılıyor. Zanlılar tek tek toplanıyor."

-"SİYASETÇİ KILIĞINDAKİ KORKAKLARDAN TAHRİKLERİN HESABI SORULACAK"-

Sokaktaki teröristlerden olduğu kadar, onları sokağa itekleyen, onların arkasına saklanan "siyasetçi kılığındaki korkaklardan" da tahriklerin hesabının sorulacağının altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bir tarafta sokağa dökülün diyeceksiniz, diğer tarafta biz şiddete başvurun demedik diyeceksiniz. Bu nasıl bir siyasi sorumluluktur. Siz neden rahatsız oldunuz? Düne kadar Güneydoğu ve Doğu Anadolu'nun yaşam şartları ortadaydı. Ey benim Güneydoğulu, Doğulu Kürt kardeşlerim şunu bilmeniz lazım. Eğer bugün bölgeye yatırımcı gelmiyorsa, sizin adınıza konuşanlar yüzünden gelmiyor. Devletin bankalarını yakıp yıkacaksın, ondan sonra da utanıp sıkılmadan burada banka yok mu diyeceksiniz? Okulları, hastaneleri, huzurevlerini yakıyorsunuz. Siz nasıl bir siyasetçisiniz, siz nasıl bir insansınız. Kobani ile Muş'un Hakkari'nin ne alakası var. Dert başka. Belediye binasını yaktılar. Belediye binası senin neyini rahatsız etti? Bindiğiniz otobüsleri yakıyorsunuz. Kürt vatandaşlarımın araçlarını yakıyorsunuz. Ey benim Kürt kardeşlerim hala bunlara dersini vermeyecek misiniz? Verseniz de vermeseniz de biz bu vatan topraklarını asla teröristlere yar etmeyiz. Bedeli ne olursa olsun yaparız. Bu sokağa çıkanlar da bu piyonları sokağa itenler de bir şeyin farkında değiller. Türkiye Cumhuriyeti devleti bundan 15-20 yıl önceki halinde değil. Emniyet teşkilatımız son derece dikkatli, tecrübeli. İstihbarat birimlerimiz hiç olmadığı kadar aktif ve başarılı. Sarsılmadan taviz vermeden asla geri adım atmadan hukuku en güçlü şekilde savunacağız. Bu sokaktaki piyonlar ve onların ipini tutan efendileri Türkiye'nin 90'lara dönmesini istiyor. Bunun için yakıp yıkıyorlar. Türkiye 90'lı yıllara dönmeyecek. İnadına barış ve kardeşlik diyeceğiz." (ANKA/DEVAM)

(AR-HSN/ORH)



< 11.10.2014 diğer haberleri için tıklayınız.

KVKK | Çerez Politikası | Aydınlatma Metni | Cookie Seçeneklerini Güncelle