Boydak Holding bünyesinde faaliyet gösteren Boydak Enerji, yurtiçinde 11 hidroelektrik santral (HES) ve bir rüzgar enerji santrali (RES) olmak üzere toplam 12 üretim santrali ile elektrik üretiyor. Gündemlerinde beş yatırım projesinin bulunduğunu belirten Boydak Enerji Genel Müdürü Koray Eti, projelerini devreye almak için çalışmalarının tüm hızıyla devam ettiğini vurguladı. Firmalarının 249.35 MWe işletmede olmak üzere toplam 503 MWe’lik portföy büyüklüğü ile 2016’da 633 bin MWh elektrik üretimine ve 138 milyon liralık ciroya ulaştığını söyleyen Eti, “Orta vadede 100 MW, uzun vadede 150 MW’lık projeyi devreye alarak, toplam kurulu gücümüzü 2019’da 500 MW’a ulaştırmayı hedefliyoruz” dedi.
Devam eden yatırımları hakkında bilgi veren Koray Eti, 45 MW kapasiteli Van Arısı güneş enerjisi santrali (GES), 23.4 MW kapasiteli Antalya Akseki Büyükalan 1 GES yanı sıra Sibelres 80 MW ve beş MW’lık Çanta RES kapasite artışı projelerine tahmini 283 milyon dolarlık yatırım yapmayı planladıklarını dile getirdi. Diğer yandan firmalarının 249.35 MWe işletmede olmak üzere toplam 503 MWe’lik portföy büyüklük ile bu yılın ilk sekiz aylık döneminde 442 bin MWh elektrik üretimi yaptığını ve 117 milyon liralık ciro gerçekleştirdiğini bildiren Eti, bu yıl ilk sekiz ay sonunda hedeflenen ciroya ulaştıklarının altını çizdi.
Öte yandan, firmalarının 2010 yılında enerji alanında faaliyet göstermeye başladığına değinen Koray Eti, şirketlerine 01.09.2016 tarihinde yürürlüğe giren 674 sayılı kanun hükmünde kararname (KHK) ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun kayyım olarak atandığı bilgisini verdi. Eti, şöyle devam etti: “06.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren 680 sayılı KHK’nin 81’inci maddesine göre, şirket yönetimimiz Başbakan yardımcılığına devredildi. En son yapılan değişiklik ile Başbakanlık makamına bağlandı.”
“Enerjide dışa bağımlı bir yapımız var”
Enerji Bakanlığı’nın Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması (YEKDEM) kapsamında 10 yıl süreyle dolar dövizi ile alım garantisii teşviki verdiğinin altını çizen Koray Eti, bunun uluslararası finans ve yatırımcıları Türkiye'de yeni yatırımlar yapmaya sevk ettiğini anlattı. Bunun da enerji alanında Türkiye’nin hedeflerine ulaşmasına katkı sağladığına dikkat çeken Eti, “Diğer yandan Türkiye’nin arz güvenliğinde şu an bir sıkıntı gözükmüyor. Enerjide dışa bağımlı bir yapımız var. Arz güvenliğinin artırılmasına yönelik YEKA’lar, Nükleer Santrallerin kurulması, Doğalğaz Depolama Tesisleri’nin yapılması gibi büyük projelerin devreye alınmasıyla daha güvenli bir yapıya kavuşacağız” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin transit üs olma iddiasının ise her zaman geçerli olduğunu belirten Koray Eti, Türkiye’nin bu iddiaya eninde sonunda ulaşacağı öngörüsünde bulundu. Bölgedeki olumsuz olayların söz konusu hedefin gerçekleşmesini geciktirdiğinin altını çizen Eti, bu yönde Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi’nin (TANAP) ve Türk Akımı Projesi’nin tüm hızıyla devam ettiğini vurguladı. Bunun yanında Enerji Piyasası Düzenleme KKurumu’nun (EPDK) vermiş olduğu ve çeşitli nedenlerden ötürü henüz yatırımı bitmeyen ya da hiç başlamamış olan önlisans/lisansların bir an evvel devreye alınması için yatırımcılar ile devlet arasında bir komisyon vasıtasıyla projelerinin değerlendirilmesini beklediklerini söyleyen Eti, kamunun desteğiyle uygun kredi, iş gücü, yönetim, ortak olma gibi desteklerin beklentileri arasında yer aldığını dile getirdi.
“Kaynakların doğru kullanılması önemli”
Sektörle ilgili değerlendirmelerde bulunan Koray Eti, Türkiye'nin enerji alanında kayda değer bir potansiyelinin bulunduğunu ifade etti. Enerjide dışa bağımlı olan Türkiye’nin doğal kaynaklarını optimum ve verimli kullanarak, enerjide dışa bağımlılığını minimize edebileceği önerisinde bulunan Eti, enerjide çeşitlilik gerektiğine ve tüm kaynakların doğru şekilde kullanılmasının önem arz ettiğine işaret etti. Suya ihtiyaç duyulan yaz döneminde ya da rüzgarın daha az estiği zamanlarda da enerji üretebileceğine dikkat çeken Eti, “Jeotermal ve biokütle enerjilerini de göz ardı etmemeliyiz. Bu dengeyi sağlamalıyız. Ancak, bu dengeyi sadece tek bir yapının üzerine kurarsak sürdürebilir bir enerjiye ulaşamayız. Her alandan imkanlar dahilinde yararlanmak gerekiyor” ifadesini kullandı.
< 16.10.2017 diğer haberleri için tıklayınız.