Matriksdata Logo

Matriksdata Banner

Borsa İstanbul Gongu 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için çaldı- Basın Açıklaması

Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Borsa İstanbul’daki programa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi, T.C. Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Berat Albayrak, T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Borsa İstanbul A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erişah Arıcan, Borsa İstanbul A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Murat Çetinkaya ve Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD) Başkanı Nilüfer Bulut ve çok sayıda davetli katıldı.
Sn. Emine Erdoğan konuşmalarında Gongu kadınların karşısındaki her türlü görünmez duvarı yıkmak, cam tavanları kaldırmak için çaldıklarını vurgulayarak, “Medeniyetimizi doğru tahlil edersek kadının her zaman merkezde yer aldığını görürüz. Meslek icra etmiş, üretime katkıda bulunmuşlardır. Bizler de bu geleneğin içinden giderek var olabileceğimiz alanları inşa etme gayretindeyiz. İş kadınlarımıza da sesleniyorum, genç kızlarımıza yol açın, onları gelecek hedefleri için cesaretlendirin, başarı hikâyeleriniz onlar için yol gösterici olacak” dedi. Yakın zamana kadar kadınların iş ve siyaset dünyasında yer almasını maskülen bir tavrı gerektirdiğine dikkat çeken Emine Erdoğan, “Kadının var olması kendine özgü hassasiyeti terk etmesiyle mümkündü. Şimdi kadınların hayatın her alanında özgün duruşuyla var olmasının altını çiziyoruz. Kadınların muazzam dönüştürücü gücü var bu güç ortaya çıktıkça etrafındaki her şey başkalaşıyor. Çatışmacı dil uzlaşmacı bir tavra dönüşüyor. Yeter ki kadınlarımız kendi vasıflarıyla burada yer alabilsinler” diye konuştu.
Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Berat Albayrak ise geçen yıl Enerji Bakanlığı sırasında enerji veren kadınlar ödül törenini düzenlediklerini hatırlatarak “Enerji gibi erkek egemen olduğunu bildiğimiz bir sektörden çok güzel tepkiler aldık. Enerji bakanlığında da baktım hep erkek var hiç kadın yok, bu sektörden başlayarak farkındalık olması için düzenlemiştik. Türkiye’nin cinsiyet ayrımcılığıyla mücadelede ciddi mesafee katettiğini görmemize neden oldu” dedi.
Cesur, özgüvenli, girişimci kadınların zihinlerdeki kalıpların aksine üretime katıldıklarını, katma değer ürettiklerini kaydeden Albayrak, şöyle devam etti: “Anadolu’nun dört bir yanında aynı güce şahit oluyoruz. Her programımda kadınları ve gençleri ayrıca dinliyorum. Geçen gün Kocaeli’nde kadınlarla beraberdik. Toplantıda ev ekonomisi soracaklar zannediyorum bir sorular geldi eline su dökemeyeceğimiz maliyecilerin soramayacağı sorular vallahi terledim. Ekonominin detaylarına hâkimiyetlerine şaşırdım.”
Türkiye’nin cinsiyet ayrımcılığıyla mücadelede Avrupa demokrasisinden çok çok önce kazanımlar yaşadığını belirterek “Kadınların daha görünür olması için gereken adımları tmaya devam edeceğiz. Son 15 yılda işgücüne katılımda önemli mesafe kat ettiler. Özel sektörde yakaladığımız bu ivmeyi kamuda istediğimiz düzeye çıkaramadık ama çıkarmamız lazım. Kendi bakanlığımda değerleme performans sistemi oluşturduğumuzda belli yerlerde kadınlarımız çok az, terfi ettirmek için bakıyoruz çok az. Kadınlarımız çekinmeden çok daha fazla bu pozisyonlara kamudaki makamlara talip olmaları lazım daha fazla takip edip, talep noktasında bizi zorlaması lazım. Kadınlara güveniyoruz inanıyoruz” dedi.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, çalışma hayatında kadın olmanın artık dezavantaj değil ayrıcalık olduğunu dile getirerek şöyle konuştu: “Kadın istihdamı konusunda Avrupa dâhil birçok ülkeyi geride bıraktık. Kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 34,1, bu oranı 2023 yüzde 41’e ulaştırmak hedefimiz. Kadınlar iş, kariyer, çocuklar ve ailelerini ihmal etmemelidir. Ülke ve toplum için bu denge önemli. Biz evde bakım, kreş desteği doğum izni gibi uygulamalarla dengeye destek oluyoruz. İster evinde ister çalışma hayatında yer alsın, kadının her zaman hayatın merkezinde olacağına üreteceğine inanıyorum. Kadın isterse dünya değişiyor.”
TİKAD Başkanı Nilüfer Bulut, da son yıllardaki gelişmelere rağmen fırsat eşitliğinde arzu edilen nooktada olmadığımızı kaydederek “Bize farklı alanlar açıp siz burada kalın bizim de hayatımızı kolaylaştırın diyen erkek zihniyetinin değişmesi gerek. Kol kola el ele aynı alanlarda hareket edersek başarıyla dünyayı yaşanır hale getireceğiz. Siyasette ekonomide sosyal hayatta kadın dengesi sağlanmadığı sürece ekonomide de gelişme olmayacağını araştırmalar önümüze koyuyor dünya düzeninin değişmesi için kadınlara ihtiyaç var” diye konuştu.
Borsa İstanbul A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erişah Arıcan, kadınların işgücüne katılımının en yüksek olduğu sektörlerden birinin bankacılık ve finans olduğuna dikkat çekerek Borsa İstanbul’un kadınların her alanda her seviyede aktif yer alması ve ilerlemesi için çalıştığını vurguladı.
Günümüzde gelişmiş ekonomilerin zenginleşmesi ve servet birikiminde ekonomiler için insan gücü, ayrı bir önem taşımaktadır. Ekonomik kalkınmanın kalıcı ve sürdürülebilir olabilmesi için mevcut üretim faktörlerinin maksimum seviyede verimli kullanılması gerekmektediir. Bu üretim faktörleri içinde en önemlilerinin başında gelen işgücünün dünyanın hemen hemen tüm ülkelerinde erkek egemen bir yapı var olsa da Sanayi devriminden itibaren ve günümüze değin özellikle gelişmiş ülkelerde kadınların işgücüne katılma oranları %70’ler düzeyine yükselerek birçok meslek grubunda kadınların öneminin arttığını görmekteyiz. Bu noktada ünlü iktisatçı John Stuart Mill; “Bir ülkenin refah seviyesini ölçmek isterseniz Kadının hayat şartlarına bakınız” ifadesiyle kadın işgücünün ekonomik gelişme ve kalkınmadaki rolünü vurgulayarak önem taşımaktadır.” Diyerek her ne kadar sanayi devrimiyle kadınların iş gücüne katıldığı literatürde ifade edilse de, aslında 13. Yüzyılda Anadolu’da ticaret ve esnaf teşkilatı olarak kurulan ahilik teşkilatının kadın kolu olan Bacıyani Rum teşkilatının varlığı, kadının ekonomide asırlar öncesinden yer aldığını göstermesi açısından önem taşımaktadır. Hatta ticarette dürüstlük ve ahlaki değerleri esas alan ahilik teşkilatında erkekler için; “eline, beline, diline hâkim ol prensibi, kadın ticaret erbabı içinde” eşinde, işine ve aşına sahip ol prensibi temel alınmıştır. Burada Osmanlı’nın kuruluşunda bile önemli rol alan hem kadının hem erkek ticaret erbabı için, koyulduğu bu prensiplerde, Kadın için var olan “sahip ol” ifadesi, aslında, kadınını yönetim, koruyucu ve toplayıcı beceri kabiliyetlerini ön plana çıkararak, toplumsal hayatta büyük bir sorumluluk yüklediği görülmektedir, dedi.



< 08.03.2019 diğer haberleri için tıklayınız.

KVKK | Çerez Politikası | Aydınlatma Metni | Cookie Seçeneklerini Güncelle