Ulusal ve uluslararası market,yapı market ve mağazacılık, mağazacılık, depolama, giydirme, çelik depo alanında birçok markanın tedarikçisi olarak hizmet veren Aysan Raf, Ar-ge çalışmalarına odaklandı. Ar-Ge ve inovasyona kayda değer bir bütçe ayırdıklarını belirten Aysan Raf Yönetim Kurulu Başkanı Şahin Tin, “Ar-Ge çalışmalarımızı tamamladığımızda ithal edilen robot yükleme sistemini Türkiye'de üreteceğiz. Bunun yanı sıra giydirme depo raf sistemleri konusundaki çalışmalarımızı da tamamlayacağız. Bu yıl 15 bin metrekarelik iki büyük projeyi, iki aylık bir çalışma süresinde müşterilerimize teslim ettik. Giydirme depo yapmak için yeni bir mamule ihtiyacımız var. Bu mamulü geliştirip, pazarda öne çıkmak istiyoruz” diye konuştu.
Yeni bir boyahane ve otomatik depolamalar konusunda çalışmalarını tamamlamak üzere olduklarını söyleyen Şahin Tin, gelecek yıl için 2.5 milyon dolarlık yatırım yaptıklarını bildirdi. 2015'in seçim yılı olduğunu belirten Tin, “küresel çapta yaşanan ekonomik dalgalanmalardan dolayı oluşan kriz dönemi içinde çalışma politikamızı gözden geçirerek, gerekli revizyonu yaptık ve her hangi bir sıkıntı yaşamadık” ifadesinde bulundu. Bu yılın son çeyreğinde istikrar oluşması ile yatırımların arttığını ileten Tin, işlerin daha yoğun bir hale geldiğini dile getirdi.
Üretimin yüzde 35'ini ihraç ediyor
Üretimin yüzde 35 ini ihraç ettikleri bilgisini veren Şahin Tin, “Başta Almanya, Senegal, Irak, Cezayir, Gürcistan, İran olmak üzere 20 ülkeye ürün gönderiyoruz. Ayrıca gelecek yıl A.B.D'yi de ihracat pazarlarımıza katmayı hedefliyoruz” dedi. Tin, yurtiçinde İstanbul, İzmir, Gaziantep, Ankara, Erzurum, Bursa ve yurtdışında Almanya, Senegal, Cezayir, Irak, Bulgaristan, Romanya’da bulunan ofisleri ile projeler konusunda müşterilerle iletişim halinde olduklarını ifade etti.
Aysan Raf Sistemleri'nin, 1984 yılında cıvatalı çelik raf üretimi ile faaliyete başladığını anlatan Şahin Tin, şöyle devam etti: “Çalışmalarına başlarken oldukça kısıtlı imkan ve teknolojiye saahip olan firma, Denizli'de bu sektörün temelini attı. Daha sonra üç kişilik bir ekiple yola devam eden firma, kiralık bir dükkanda kiralık makinelerle faaliyet gösterdi. 2000'li yılların başında depo raf sistemleri üretimine geçen firma, bu alandaki tüm gelişmeleri tesislerine entegre ederek, büyümesini sürdürdü. Bugün itibarıyla 16 bin metrekaresi kapalı olmak üzere toplam 44 bin metrekare alanda çalışmalarına devam ediyor. Şubedeki personel de dahil, 250 kişi istihdam ediyor.” Sektörde sahip olduk 30 yıllık deneyim ile depolama ve teşhir raf üretimi yaptıklarını ileten Tin, Uluslar arası standartlarda çözüm ürettiklerini dile getirdi. Tin, “Firmamız müşterilerine ücretsiz proje hazırlayıp işin devamında üretim ve montaj işlemlerini kendi kadrosuyla yapıyor” şeklinde konuştu.
Katıldıkları fuar ve aldıkları belgeler hakkında bilgi veren Şahin Tin, “Firmamız, gerek yurtdışı gerekse yurtiçi müşterilerine yeni ürünlerini tanıtmak amacıyla Win, Logitrans, Cemat, Logimat, EuroShop gibi ulusslararası piyasanın bildiği fuarlarda yer alıyor. Yine kalite sürecini ana ilke kabul eden firmamız, uluslararası geçerliği kabul gören İSO 9001, İSO 14001, Ohsas 18001, FEM standart belgeleri ile müşteri ve çalışanların güvenini kazanmaya özen gösteriyor” dedi.
“Sektör standartları uluslararası piyasaya karşılık vermeli”
Lojistik üssü olmaya aday olan Türkiye'de, depolama sitemlerinin önem taşıdığına dikkat çeken Şahin Tin, “Gelişmekte olan Türkiye'ye bakıldığında, piyasaların hızlanması ve modern işletmelerin artması ile müşteri portföyümüzün ekonomik gelirine bağlı ve alım gücü ile orantılı yeni depolama ve teşhir dekoratif raflarının öne çıktığı görülüyor” açıklamasında bulundu. Tin, yeterli olmayan raf standartlarının devlet desteği ve raf imalatçılarının ortak çalışmaları ile kısa sürede uluslararası piyasada sektörün altyapısına hizmet verecek hale gelmesi gerektiğini savundu.
Sektörün sorunlarına da değinen Şahin Tin, şunları kaydetti: “Devlet ihalesinde imalatçı olmayan kişileerin teknik bilgiden yoksun olarak verdiği projelerde büyük hatalar söz konusu oluyor. Bu konuda raf üreticileri ile devletin ortak bir çalışma yaparak, daha verimli ve ekonomik ürünlere sahip olmasının yolunun açılmasını umuyoruz. Ayrıca ihracat ürünlerinde tüm firmaların rekabet edebilmesi için malzeme ve nakliyede özel fiyatlandırma teşviklerinin artırılması ile bu konuda yurtdışından gelen ürünlere ekstra vergiler konularak, yerli üreticilerin daha fazla güçlenmesinin gerektiğini düşünüyoruz.”
< 18.05.2016 diğer haberleri için tıklayınız.
